Artvin Hopa’dan yola çıkıp 10 gün 2 saat 47 dakikalık müddette rüzgar gücüyle Hatay’ın İskenderun ilçesine vararak Türkiye çeşidi rekorunu kıran Fenerbahçe Doğuş Yelken atletleri, rekoru ve gayelerini anlattı.
Kalamış’ta AA muhabirinin sorularını yanıtlayan atletler Ateş Çınar, Doğukan Kandemir, Cihan Koncagül ve Barış Koncagül, kırdıkları rekorun örnek olmasını istediklerini vurguladı.
Gayelerinin 10 günlük müddette bunu başarmak olduğunu söyleyen Ateş Çınar, bir evvelki rekoru 34 saat geliştirdiklerini vurguladı.
Mükemmel bir his yaşadıklarını, Türkiye’nin etrafını dönerek duygusal bir rota çizdiklerini lisana getiren Çınar, “Ülkemizin etrafını rüzgar gücüyle 4 çocukluk arkadaşı olarak gezdik. Gerimizde Fenerbahçe Doğuş’un dayanağıyla gezdik. Birinci kere bir spor kulübünün atletleri rekor denemesi yaptı. Daha evvel ferdi yapılan işlerdi bunlar. Biz bunu kulüp atletleri olarak hayal ettik ve başardık. Çok memnunduk, çok eğlendik. Natürel ki heyecan dolu anlarımız oldu lakin tekneden indiğimizde hepimizin yüzleri gülüyordu ve rekor kırmanın gururunu yaşıyorduk.” açıklamasını yaptı.
Fenerbahçe’nin en büyük farkının spor kulübü olması ve her branşta tepeye oynaması olduğunun altını çizen Çınar, şöyle devam etti:
“Biz dünyanın en büyük spor kulübü olduğumuzu tez ediyoruz zira bilhassa yelken branşında dünya çapında kazandığımız derecelerle bunu kanıtlıyoruz. Son 5 yılda 4 Dünya Şampiyonası madalyası kazandık. Bu da Doğuş Kümesi’nin takviyesiyle bu noktaya geldi. Bu şubeler daha evvel de vardı ancak bu birliktelik durumu bambaşka bir yere götürdü. Biz bu işe ‘Cesaretimiz Doğuştan’ diyerek başladık. Hem arkadaşlığımız hem de yüreğimizle rekoru kıracağımıza inandık. Liderimiz Ali Koç da bize inandı, Doğuş Kümesi da bize inandı ve başardık.”
Olimpiyatlar hakkında da konuşan Ateş Çınar, şunları söyledi:
“Olimpiyatlar Paris’te olacak, yelken branşı da Marsilya’da olacak. Ben son 4 olimpiyatta vardım, Pekin, Londra, Rio ve Japonya’da yer aldım. Biz her vakit farklı bir yerde oluyoruz, buna alışkınız. Yelken için hazırız. Kulüp olarak Türkiye’deki olimpik sporun yüzde 75’ine sahibiz. Şu anda 1 kotayı garantiledik. Nisan ayının sonuna kadar 4 kota daha var. Fenerbahçe ile Doğuş birlikteliğinin başlama emeli aslında olimpiyat madalyası kazanmaktı. Türkiye tarihinde bu türlü bir madalya yok. En büyük hayalimiz olimpiyat madalyası. Bu yolda giderken de herkes olimpiyat sportmeni olmayacağı için gençlere alternatif seçenekler de sunmak ismine bu çeşit rekor denemeleri, off-shore yelkenciliği üzere şeyler çıkarıyoruz ortaya. Off-shore yelkenciliğinin 2028 yılından sonra olimpik olma durumu da var. Bir yandan da bunun altyapısını hazırlıyoruz. Biz olimpiyatlara hazırlanıyoruz, Fenerbahçe’nin kültürü, temeli bu. Doğuş Grubu’yla birlikte hayalimize ulaşmaya çalışıyoruz.”
Evren Koncagül: “Biz denizdeyken karada yaşananların farkında değildik. Çok büyük bir takviye olmuş”
Grubun bir öteki ismi Cihan Koncagül, rota boyunca en çok zorlandıkları yerin Midilli Adası’nın batısı olduğunu tabir etti.
Teknelerinin biraz savrulduğunu, huzursuz olmalarına rağmen aldıkları tedbirlerle fırtınadan çıktıklarını belirten Cihan Koncagül, rekor kırdıkları tıbbın çok heyecanlı geçtiğini ve hayatı boyunca unutmayacağını söyledi.
Cihan Koncagül, kendilerine çok dayanak verildiğini de vurgulayarak “Biz denizdeyken karada yaşananların farkında değildik. Çok büyük bir dayanak olmuş. Telefonlardan, farklı mecralardan ulaştılar. Onların dayanağı olmadan yola yarım çıkmış olurduk. Âlâ ki yanımızdalardı. Onların dayanağı olmadan rekoru geliştiremezdik.” sözlerini kullandı.
Doğukan Kandemir: “Ege’ye birinci çıktığımızda Bozcaada’dan sonra girdiğimiz büyük fırtına bizi çok zorladı”
Rekor kıran grubun bir kesimi olduğu için çok memnun olduğunu lisana getiren Doğukan Kandemir de Cihan Koncagül üzere en zorlandıkları noktanın Bozcaada’dan sonrası olduğunu söyledi.
Fırtına ihtarları ve hava kestirimleri nedeniyle fırtına bölgesine hazırlıklı girdiklerini aktaran Kandemir, “Fırtınanın içinde 1 saat durduktan sonra daha fazla dayanamayıp Çeşme’ye gerçek taraf değiştirdik. Fiziki olarak en büyük zorluk buydu. En hoş kısmı ise 10 gün boyunca 4 kişi 10 metrelik teknenin içindeydik, bir sefer bile tartışmadık. Birbirimize ses yükseltme ya da saygısızlık üzere bir durum olmadı, beni en çok memnun eden bu oldu.” diye konuştu.
Kandemir amaçları geliştirmek için arayışta olduklarını da belirterek, şunları kaydetti:
“Off-shore sınıfta bu birinci sefer yapıldı. Türkiye’de bunu yapmış olmanın sevincini yaşıyoruz. Bir yandan da daha çok ses getirecek ne olabilir diye araştırma yaptık. Bunu Akdeniz’e taşımak, okyanusa taşımak ya da dünya etrafında dönmek üzere mecralara taşımak mümkün mü, ya da ne kadar gerçekçi diye araştırma içindeyiz. Çok vakit geçmeden bununla ilgili bir maksat koyarak kısa vakitte herkesle paylaşacağız.”
Barış Koncagül: “Bu rekor denemelerinin artması gerekiyor”
Çok hoş bir süreç geçirdiklerini, karaya çıktıktan sonra yaşadıkları tecrübeleri anlatmanın memnunluğunu yaşadıklarını söyleyen Barış Koncagül ise “Şu anda daha rahat olduğumuz için gülen yüzlerle bunu konuşuyoruz. Bedeli değer biçilemez.” diye konuştu.
Rekor denemesinin diğerleri tarafından denenmesini istediklerini de söyleyen Barış Koncagül, şöyle devam etti:
“Bu sürecin yayılması gerekiyor, bu rekor denemelerinin artması gerekiyor. Rakip olması da seviyeyi üste çekecektir. Deneme sayısının artması bizi memnun edip, yeni projelere yönelmemize teşvik eder. Biz doğal şu anda yalnızca denizde olanları konuşuyoruz ancak bir de kara grubumuz ve sponsorlarımız vardı. Fenerbahçe ve Doğuş çalışanları hem teğe bir bizlere ulaşarak hem de toplumsal medyadan çok hoş dayanak verdi. Herkes süreci çok sahiplendi ve bence en manalı olan da bu oldu. Münasebetiyle onlara buradan teşekkür ediyoruz.”
Son olarak Fenerbahçe Doğuş Yelken’in maksatlarından bahseden Barış Koncagül, şunları söyledi.
“Fenerbahçe Doğuş Yelken olarak en büyük gayelerimizden birisi genç arkadaşlarımızı bu spora yöneltmek. Ardından de yapabilecekleri müddet boyunca desteklerimizle onların düzeylerini yurt dışı arenasında yükseltmek. Hareketli salma sınıflarda çabucak hemen her sınıfta aktifiz lakin yat sınıfında şimdi potansiyele ulaşamadık. Hareketli salmada yarışırken yata geçişlerde hayaller değişebiliyor. Biz burada genç atlet arkadaşlarımıza alternatif hayal kurdurmak istedik. Yat sınıfında da bu türlü alternatifler olduğunu, milletlerarası mecralarda da ses getirebilecek tecrübeler yaşayabileceklerini göstermek istedik. Bence şu an için tesiri çok hoş görünüyor. Yazılı olarak tüzük hazırlık sürecinden geçiyoruz. Gerçek manada güvenliği de ön planda tutup, onları da korkutmayacak bir platform hazırlamak istiyoruz. Münasebetiyle en büyük amaçlarımız gençlerin yata geçişlerini artırabilmekti. Umuyorum ki kısa vakitte daha fazla Fenerbahçe Doğuş atletini göreceksiniz.”
